1 Nisan 2010 Perşembe

333. Dönem yüksek okul mezunları falan

Günün anlam ve önemine uygun düşer mi? İnan hiçbir fikrim yok.


Bugün yüksek okul mezunu olmaktan mütevellit, yedek subay aday adayı olarak Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulunda yapılan sınava girmiş bulunuyorum efem. Ankarayı bilen bilir etimesgut denen yerin en yakın olduğu yer cehennemin dibidir. Bu yüzden sabah 7.33'te kalkıp yola düştük(ben ve aynı dönemde askere giden kuzenim). Sabah trafiğine takıla takıla ilerlerken yol üstündeki bütün askeri birliklere acaba bu mu acaba bu mu diye bakarak ilerlemek bir konuda fikir edinmemi sağladı; Ne çok askeri birlik var!
Sora sora bağdat bulunur misali askeri birliklerden birisinin kapısında sordukta epey yaklaştığımızı öğrenince bir rahatladık, bir saldık kendimizi. Bu işlerin nasıl yürüdüğüne dair gitmeden internetten başkalarının tecrübelerine bakarak gittiğim için hazırlıklıydım. Zaten biz gittiğimizde kapının önünde büyük bir kalabalık bekliyordu. Arabayı park edip hızlı adımlarla oraya yönelmişken, kuzenim 'telefonları arabaya bırakalım birde onun için sıra beklemeyelim içeride' dedi ya bana işte o an nasıl mutlu oldum, nasıl neşelendim anlatamam, ancak seninde tecrübe etmen gerekir anlayabilmek için. Telefonlardan kurtulup kalabalığa yöneldik ve oradaki askerlerden birer sıra numarası aldık ki elimizdeki kağıtlara göre önümüzde yaklaşık 100 kişi vardı ve söylenene göre içeri yarım saatte bir grup(50 kişi) alıyorlardı. 1 saat buradayız derken 10 dakika sonra gelen asker hepimizi sıraya sokup aldı ve işte bu sırada telefonu arabada bırakmanın faydasını görerek önümüzdeki 100 kişinin yaklaşık 70 tanesini geçtik. Sanırım bu bize yarım saat ila bir saat arası bir zaman kazandırdı. Neyse biz aradan sıyrılanları bir otobüse doldurup kayıt için içeri götürdüler. Tabi ben bu sırada biraz yusufladım, biraz tedirgin oldum, kolay değil bu yaşıma gelmişim ilk defa bir askeri birliğin içine giriyorum, yok dedim abi(yazıda 'ağabey' tabi) kısa dönemde uzun burada, ben kesin balataları yakar gelirim artık.

Kayıttı kontroldü derken o sırada elimize birer tane gofret tutuşturmasınlar mı? Hemde şimşek marka. Ama ben acıkmıştım hemen açtım gofretceyizimi, tadı da güzeldi hani. Askerliğin bürokrasisi de hiç bitmiyor ben onu hemen anladım, hemen. En sonunda sınav salonuna alındık, başımızda bir asteğmen bir çavuş. Asteğmen sınavla ilgili bilgi verdi -ki söylediklerinden en kayda değeri "Eğer uzun dönem istiyorsanız çok doğru yapmaya çalışın, kısa dönem istiyorsanız da çok doğru yapmaya çalışın"dı. Tabi bunu söyledikten sonra kendisi de güldü söylediğine "bana böyle söyle dediler" diyerek aslında kendisininde ne kadar inandığını(!) belli etti.Sınavda 25 sözel 25 matematik sorusu vardı(geneli mantığa yönelik) ki bazı sorular o kadar acayipti o kadar acayipti ki 'acaba ne demek istemişler lan' demekten kendimi alamadım Sınav ve sonrasındaki bürokrasiyi de aştıktan sonra artık kurtulduk derken -ki bu saat 12.30 sularına tekabül ediyor- yemekhaneye götürüldük. İçeri girdiğimizden beri '31 mart itibarı ile hepiniz asker sayılıyorsunuz' şeklinde yinelenen söylemi pekiştirmeye çalıştıklarını sanıyorum. Ama askerlerin karavanasından farklı olarak bize; kutu kola(coca), barbunya konservesi ve ekmek arası köfteden oluşan bir menü sundular, tabi ben barbunyayı almadım bile. Neyse, yediğim içtiğim benim olsun ben gördüklerimi anlattım işte. Ayrıca belirteyim ki hiç öyle beklediğim kadar yüksek disiplin göremedim ben, etrafta lay lay lom gezen askerleri görünce edindiğim kanıda bu.

Artık 10 nisan'da http://www.asal.msb.gov.tr/ adresinden aday numaram olan 20308 ile bakacağız benim askerlik nerede , ne kadar süreli olacak. Bu arada dönemim çok güzel haa üççüz otuz üç. Ve ayrıca bu ülkede yüksek okul bitirmek kolaymış onuda anladım(zaten bir bitirdiğimde anlamıştım birde bu kısa-uzun muhabbetinde anladım), ne çok tip vardı lan orada! Tabi o tiplerde ayrı ayrı olarak "ne çok tip var burada" diye düşünmüştür beni de katarak.

2 yorum:

Pixie dedi ki...

Beni merakta bırakmadığın için sağol bak en çok bna sevindim.. :)

Volkan dedi ki...

zaten bir askerin öncelikli görevi budur (: yazıda yazmayı atlamışım ama şu anda bir asker olarak cebimde izin kağıdıyla geziyorum (: